11 Haziran 2008 Çarşamba

Spanish Bombs!

David Villa'nın turnuvanın en şanslı forveti olduğunu söyleyebiliriz. Arkasında oynayan oyuncuların tamamı birinci sınıf, adeta haksız rekabet yaratan isimler. Yetenekli yeni nesil oyuncuların en çok göze batan özelliği olan, topu tıklayarak sürme tekniğine sahipler hepsi, halı sahada oynar gibiler.

Peki ya partneri? Fernando Torres'in ilk goldeki asisti, O'nu bütün santraforlardan ayırıyor işte. Kendisi sahada fazla kalmadı ama kaldığı sürede yaptıkları O'na tapmak için yeterli. En önemlisi, suratının asla ukala ve küstah bir şekle girmemesi, kimseye öyle bakmaması, kimseyi küçük görmemesi.

Ama Villa'nın da hakkını vermek lazım. Yatmıyor, topla oynarken sahip olduğu kısıtlı kapasiteyi örtmek için her şeyi yapıyor. Bombalama işinde zaten Avrupa'nın en iyilerinden, bu turnuvada da devam ediyor görevine. İspanya milli basketbol takımı ne kadar sinir bozucu ve iticiyse, futbol takımı da o kadar muhteşem bir görüntüye sahip. Oynar, oynamaz. Orası başka mesele.


The Clash'e selam olsun o zaman.





Hiç yorum yok: